Bunu bir örnekle daha detaylı açıklayabilir misiniz?
Evet, örnek olarak bir bifteği ele alalım. Teknik açıdan biftek karmaşık bir yapı, farklı bileşenlerden oluşan bir matris. Biz de bileşenleri kas, yağ ve kan olarak ayırdık. Bunlar bitki bazlı alternatiflerdir. Soya ve bezelye proteini, nohut, pancar, besin mayası ve hindistan cevizi yağı gibi piyasada bulunan bileşenlerden oluşurlar. Ancak malzemeleri basitçe karıştırırsak, işe yaramaz bir macun elde ederiz. Malzemeleri belirli bir şekilde düzenlememiz gerekir, örneğin kan ve yağ belirli bir oranda kasla çevrelenir.
Her iki adım birlikte, her bileşenin belirli bir yerde düzenlendiği üç boyutlu bir model oluşturmamızı sağlar. Bu şekilde, bir kombinasyon veritabanı oluşturabilir ve istenen özellikleri elde etmek için bunlarla deneyler yapabiliriz. Sığır filetosu, bileşen yerleşimi açısından antrikottan nasıl farklıdır? Bileşenlerin düzenini değiştirdiğimizde doku, tat, pişirme davranışı veya renk nasıl değişir? Yani inekten başka kimsenin nasıl yapılacağını bilmediği belirli mekanik özelliklere sahip bir ürün geliştirmek için 3D baskıyı kullanıyoruz.
3D gıda baskısının zorlukları nelerdir?
İlk zorluk baskının karmaşıklığı. Şimdiye kadar sadece birden fazla bileşeni ya da yüksek viskoziteyi işleyebilen 3D yazıcılar vardı. Ama biz her ikisini de birleştiriyoruz. Dolayısıyla burada öncü bir çalışma yapmamız gerekiyordu. İkinci nokta, insanlar 3D baskılı ürünü yedikleri için gıda güvenliği. Bu yüzden girdiğimiz tüm pazarlar için resmi izne ihtiyacımız var. Üçüncü nokta ise maliyet ve verimlilik. Daha önce de belirtildiği gibi, 3D baskı başlangıçta prototip üretimi için geliştirilmiştir. Maliyet ve zaman bu bağlamda daha az önemlidir. Ancak gıda söz konusu olduğunda modeli yemek istiyoruz, hem de çok fazla. Bu yüzden hızlı olmamız ve büyük ölçekte üretim yapmamız gerekiyor.